logo

Tonyukuk by:

May 15 2017
blog

15 Temmuz Darbe Girişimi Gerçekleşmiş Olsaydı

15 TEMMUZ’da bir kez daha bu topraklar ihanetle karşı karşıya kalmıştı.16 Temmuz sabah olduğunda gerçekleştirilmek istenen ihanetle olsaydı, TÜRKİYE CUMHURİYETİ ve TÜRK MİLLETİ için planlanan yıkım projesi gerçekleştirilmiş olacaktı. Yok oluşa doğru götürülen Türk’lerin son yurdu, İslam’ın son kalesinin Anadolu’nun Sevr’den sonra en büyük ihanetle imtihanı başlayacaktı. Asker üniformasına bürünmüş hain teröristler “amacımız buydu” demişlerdi hiç çekinmeden hain girişim sonrasında.Bu hain girişim olsaydı, sonrasında büyük bir yıkım ve felaket olmaya başlayacaktı darbenin olduğu sabahın gününde. Bütün kamu kuruluşlarına el konulacaktı , bütün kamu çalışanları fişlenecek ya idam edilmesi beklenecek ya da kovulacaktı. Elbette terör örgütüne yardım, yataklık edenler hariç. Onlar mal, mülk,makam, mevki,itibar sahibi olacaklardı sattıkları vatanda. Çok geçmeden Fetö denilen teröristle aynı fikirde olmayan tüm özel şirketler kapatılacaktı.İşadamları öldürülecekti. Hainler o gece TRT’de silah zoruyla okuttukları bildiride öyle demişlerdi. Sokağa çıkmak yasak olacaktı,TRT hariç televizyon izlemek yasak olacaktı, medya olmayacaktı. Mesela hain darbe haberini haberi yazan sunan yayınlayan kurgulayan ekrana taşıyan kim varsa hepsi tutuklanmıştı yada öldürülmüş olacaktı. Öyle ya emir netti! Vatana ihanet edenler daha ilk ifadelerinde bunu itiraf etmişti. Sonra bütün gazeteler kapanacaktı, İnternet bağlantısı kesilecek, GSM bağlantıları kopacaktı! Cep telefonu tarih olacaktı.Teröristler tüm bankalara el koyacaklardı.Tüm havaalanları sivil uçuşlara kapatılacak Tüm polisler görevden alınacaktı.Sonra ev baskınları başlayacaktı. Yani avı başlayacak bir sabah kapısı çalacak karşı çıkan vatanseverlerin. Polisler ya idam mangaları önünde ya cezaevinde, hakimler ve savcılar idam sehpasında olacağından kimsenin o teröriste “sen ne yapıyorsun” diye sorma hakkı olmayacaktı. Cesaret edip soranlar çıkacak ama onlar da oracıkta şehid olacaktı.O korkunç gecede kazanan millet olmasaydı eğer, Türkiye o gece bir olup tanka,topa,uçağa ,helikoptere çıplak elleriyle direnmeseydi eğer,hain mermilerin üzerine yürümeseydi , bugün bambaşka bir ülkeydi burası. Türkiye’nin başına bela olacak terör örgütleri bir değil , iki değil, üç değil onlarcası vardı hain pusuda bekleyen..Mesela PKK! Kanlı örgüt daha o gecenin sabahında özerklik ilan edecekti! Binlerce şehidin kanı pahasına savunduğu bu topraklar daha o gecenin sabahında bölünecekti.Mesela DAEŞ! Daha o gecenin sabahında Türkiye’ye yerleşecekti kanlı örgüt. Kim bilir belki de plan buydu! Bütün bunlar teröristler ülkeyi bölsün bizde çökelim istedikleri içindi. Eğer millet değil de ihanet galip gelseydi o gece bu büyük ülke kahpece planlanmış bir hainlik sonucu tekrar hasta adam durumuna getirilecekti ve yine salyaları akanlara teslim etmek için yine kapılar sonuna kadar açılacatı.

Ve hesaplanan hain vuruşla; Amerika DAEŞ’i kovuyorum diye Türkiye’deki DAEŞ mevzilerini vurmaya başlayacaktı çok geçmeden devreye Rusya girecek, o da DAEŞ’le mücadele ediyoruım diye bomba yağdıracaktı Anadolu’ya. Avrupa o da mücadeleye katılacaktı, Dost gibi görünen Nato’da dahil olacaktı hain yıkım planına. İstenende bu değilmiydi? Ve her bir bomba alevinde her bir karışından şüheda fışkıran bu topraklar yok olacaktı,göz yaşları tekrar sel olan şehit analarının gözleri önünde. Kim bilir belkide büyük plan buydu. Öyle olmamışmıydı zaten 1920’de Sevr’de altına imza konulan anlaşmada da plan bu değil miydi . O gün batısı Yunan’a Güneyi Fransız’a-İtalyan’a, Doğusu Rus’a – İngiliz’e peşkeş çekilmemiş miydi bu güzle ülkenin. Benzeri olacaktı. Sevr’in çocukları yine tekrar TÜRK MİLLETİ’ni, bu büyük milletin körpe yavruların istikbalini hedef almıştı o gece yine. Zaten tam da bu nedenle darbe değil işgaldi o geceki ihanet. Öyle demişlerdi ya teröristler o gece TRT’yi basıp silah zoruyla okuttukları bildiride. Birleşmiş Milletler’le ilişkilerimiz devam edecek demişlerdi ya ! Kim bilir belki de Birleşmiş Milletler el koyacaktı o gidişe. Gün gelecek terörün dört yanını sarmaladığı Türkiye’de Boğazların güvenliğini sağlamak lazım gerekecekti. Boğazların çevresi hiçbiri Türk olmayan askerlerle çevrilecekti.İnsanın dili söylemeye varmıyor ama, kim bilir belki de böyle ele geçirilecekti Fatih’in İstanbul’u!

Bir darbe değil bir işgal girişimiydi o gece sahnelenen ihanet. Türkiye paramparça bir ülke olacaktı istenen buydu. En değerli parası 1 dolar olan ve en değerli yöneticisi 1 Dolar kadar değeri olmayan paramparça bir ülke. Nihayet istenen ve arzulanan yapılacak yıkımın en büyüğü en sonu, Kendini Mesih sanan halife sanan ne sandığı belli olmayan belli ki aklı ve ruhu hasta o terörist Türkiye’ye gelecekti sonunda.Tabii eğer geride bir Türkiye varsa! Döktüğü onca kanın sattığı vatanın bir karşılığı olmalıydı. Onun için satmıştı kendini, karşılık olarak minicik bir toprak parçasının başına geçecekti. Halife ilan edecekti kendini. Yanına yöresine topladığı 3-5 aklı evvel vatan hainiyle birlikte kendi pisliği içinde ölüp gidecekti bu büyük milleti köle edip tekrar yüzlerce yıl geri götürmüş olarak.

Yine becerememişlerdi; Bir millet o gece hesapların üzerinde de bir hesap olduğunu ispatladı! O gece terör kaybetti, o gece batı emperyalizmi, siyonis kuklalar kaybetti, o gece hain işbirlikçiler kaybetti. O gece Türk Millet’İ kazandı.O gece Türkiye istiklalini bir daha kazandı. O gece 12 Eylül’de bizim çocuklar kazandı diyorlardı,çok şükür 15 Temmuz’da onların gayri meşru çocukları kaybetti. O gece otuz mermi ile şehit edilen Ömer HALİSDEMİR’ler kazandı.


Ne Mutlu Türküm Diyene
Kahraman Karaman

YORUM YAPIN

Gönder